
Söyle ey yalnızlık...
Bu defa kimden yadigarsın bize?
Yine hangi vefasızın kahrını yüklendin de geldin...
Gözyaşı esaretini tattırmak için mi?
Her gelişinle bin bir cefa tohumunu ekerek,
Katlanır mı sandın yine bu yürek!
Ey yalnızlık...!
Bizi karanlık yüzlere dost,
Hüzne sırdaş,
Firaka yoldaş eylemeye mi geldin?
Yine apansız , zamansız,
Yine mekansız geldin...
Ahh yalnızlık...!
Varlığın hiç olmasa keşke...
Adınla kalsan, kendinle kalsan Ve varlığında yok olsan...
Ey yalnızlık!
Seninleyken ızdırapla inlediğimiz naraları duymaz mısın?
Tatlı hülyalara dalıp, Kabuslarla uyandığımızı görmez misin?
Heyhaat...
Zulmüne esir olmuşluğumuzu biliriz de,
Yine de sitemimiz sana değil;
Ruhumuzu sana râm eden merhametsizleredir bilesin...
Kervanına yoldaş eyledi ya bizleri
Azad etse de bu haletten ne çare
Söyle kapanır mı yürekte ki bu yâre...!
Varlığın zulmet ,yokluğun nur olur şu garibe...
FEZÂNUR
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder